هُوَ gibi kelimelerde nasıl vakıf yapılır başlıklı yazımızda ilmi anlamda çok kolay bir meseleye değineceğiz. Kolay olduğundan mıdır bilinmez epey kafa karışıklığına neden olmaktadır. Halbuki bu konu temel tecvid seviyesinde anlattığımız bir husustur. Şimdi gelin beraber inceleyelim.

هُوَ Gibi Kelimelerde Vakıf

هُوَ gibi sonu vav ile biten kelimelerde vakıf yaptığımız zaman vav harfini sakin kılarız. Yani cezimli okuruz. Eğer sakin kıldığımız vav harfinden önceki harf dammeli (ötreli) ise biz vav harfini med harfine çeviririz. Ve asli med (meddi tabi) oluşur. İki hareke miktarı uzatarak okuruz. Aynı şekilde ya harfini sakin kıldığımız zaman önceki harf kesralı ise ya harfi med harfi olur ve asli med oluşur. Sonuç olarak onu da iki hareke miktarı uzatarak okuruz.

Bazı hocalar tarafından dile getirilen ” هُوَ” gibi kelimeler üzerinde vakıf yaparken vav veya ya harfini sadece cezimli okuruz, meddi tabi olmaz” gibi söylemler doğru değildir. Zira asli meddin oluşması için gereken şartlar meydana gelmiştir. Ve asli meddi çekmek vaciptir. Aşağıdaki örnekleri dikkatlice inceleyelim:

  •  هُوَ kelimesinde vakıf yaparsak   ⇒  هُو
  • هِىَ kelimesinde vakıf yaparsak   ⇒  هِى 
  •  فَنَسِيَ  kelimesinde vakıf yaparsak  ⇒  فَنَسِي

Son olarak şunu belirtmemiz gerekir ki eğer son harf olan vav veya ya harfi şeddeli ise bu harfleri med harfine çevirmeyiz.  Eğer çevirirsek kelimenin son harfi tek harf imiş gibi algılanabilir. Aynı şekilde sadece sukun halinde de okumayız. Kelimenin son harfinin tek harf olmayıp şeddeli olduğunu belirtmek için nebr yaparız. Nebr ise; harfe vurgu yaparak harfin sesini kuvvetli söylemek demektir. Böylece iki harf olduğunu belli ederek Allah’ın Kitabından bir harf eksiltmemiş oluruz. Aşağıdaki örneklerde vav ve ya harfleri vakıf halinde nebr ile okunur :

  • السَّامِرِيُّ
  •  عَدُوٌّ
  • بِمُصْرِخِيَّ
  • الْجُودِيِّ
  • دُرِّيٌّ