Kendisinden icazet almak nasip olan kıymetli hocam Suzan Shıkha (Ummubişr Hoca) ile Kuran eğitimi yolculuğu hakkında hasbihal ettik. Keyifli okumalar dileriz…

Sahih Tilavet : Ummubişr Hocam hoşgeldiniz. Kendinizi tanıtır mısınız ?

Ummubişr Hoca : Kadim bir şehir olan Şam’da doğdum. Şam üniversitesinde Makine mühendisliği okuyordum. İkinci yılımda Türkiye’ye gelince bıraktım, o zaman 19 yaşındaydım. 1993 yılıydı, gurbette yaşadığım için boş vaktim çoktu, bende bunu değerlendirmek istedim. Şöyle düşündüm; sevdiğim birşeyi yapmalıyım. Hem dünya hem ahiretime faydası olsun…Sonunda elhamdulillah Kuranı Kerimle meşgul olmayı istedim. İlk olarak güzel okumaya sonra ezber yapmaya karar verdim. Ama tek başıma aldım bu kararı. Çünkü o zamanlar Araplar çok azdı. Ayda bir Arap birisini görseniz bayram gibi olurdu.

Eğitime Başlangıç

Sürekli Kuranı Kerim dinlemeye başladım. O zamanlar radyo ve televizyonlarda Kuran okuyan alimler fazla değildi, ama ehliyet sahibi mutkin hocalardı. el-Husari , Abdulbasid gibi. Tecvid olarak hiçbir şey bilmesem bile sürekli dinleyerek onlar gibi okumaya çalışıyordum. İhfayı, idğamı ve  diğer tecvid konularını bilmesem bile o hocalara güvendiğim ve eda tarzlarını beğendiğim için taklitlerini yapıyordum. Kulağım doğru seslere, tecvid hükümlerine alışmaya başlamıştı… 

Eski Kuranlarda tecvid hükümleri renkli vs. yazılmış değildi. Hoca ihfa, idğam yapınca ben kendim işaret koyuyordum. Hepsine özel işaretler belirlemiştim. Böyle yaptıkça Kuranı Kerimi güzel okumayı öğrenmeye ve öğretmeye olan hevesim, aşkım arttı. Bu tadı aldığım için artık düz okumayı istemiyordum, ondan zevk almıyordum. 

Eymen Suveyd Hoca 

Sonraları Eymen Suveyd Hoca televizyona çıkmaya başladı. Sabah saat 06:00’da çıkıyor, her gün bir sayfa okuyordu. Ara ara tecvit konularına giriyordu. Çok iyi hatırlıyorum, sabah namazını kılıp televizyonu açıp karşısına geçiyordum. Sanki medreseye giden bir çocuk gibi. Hocamızı çok iyi dinliyorum, hükümleri hala bilmiyorum ama şurada dudaklarını geriye aldı, şunu yaptı diyorum. Sonra bende aynısını yapmaya çalışıyor, bir yandan da Kuran’ımı işaretliyordum. Sayfa işaretlerle dolu oluyordu. Hocamızın kıraatteki senedi Peygamber sav’a ulaşan âli senedlerden olduğunu bildiğim için ona tamamen güveniyordum. 

Rahmet Celbedecek Bir Gayret

En baştan taa Enbiya suresine kadar bu şekilde devam ettim. Yaklaşık 13 ay boyunca hiç aksatmadan her sabah 06:00’da kalkıyorum, izliyorum, işaretliyorum ve sesini taklit ediyorum. Artık iyiden iyiye neyi neden yaptığını anlamaya başlamıştım. İdğamları anlıyor, ama detaylarını bilmiyordum. Mesela: { وَقَدْ تَعْلَمُون } gibi kelimelerde dal harfine çarpı koyuyordum, yani okumadan diğer harfe geçeyim diye…

Bu arada ben hissetmesem de okuyuşum ilerlemiş. Sonra Darusselam vakfını duydum. Hemen oraya gittim, grupta altı kişiydik. Allah razı olsun onlarda bir hoca tutmuşlar. Hocamız yüzüne bir hatim okuttu. Munir isimli kitaptan ders veriyordu. İşte o derslerin vesilesi ile artık neyi niçin yaptığımı, yapmam gerektiğini anladım. 

Hafızlığa Niyet

Darusselam vakfında yaptığımız hatimden sonra kendi kendime hafızlık yapmaya karar verdim. Madem dedim Rabbim beni Şam’dan buraya gönderdi. Bende bu ülkenin insanlarına Kuran vesilesi ile hizmet etmeliyim. En güzel hizmette Kuran öğretmektir dedim. Hem Türklerde genel olarak hocaların hafız olması beklenir. Ben daha hafız değilim, nasıl ilmim tamam oldu diyebilirim dedim ve hafızlığa başladım. Tam 3.5 yıl sürdü, kendi başıma ezberledim. 

Rihab Şakaki Hoca Hanım İle Tanışma

Başakşehir’de oturuyordum, o zamanlar tek etap vardı. Çok tenha bir yerdi. Ben pek bir yere gidemiyorum, kimse de bana gelemiyordu. Munir kitabını bile kendim evde çalışıp ancak sınavına gidebilmiştim. Sonra vakfa Abdullah Basfar Hoca geldi. Kurra idi kendisi. Eymen Ruşdi Suveyd Hocadan icazet almıştı. Hoca bizi okuttu ve okuyuşumuzu beğendi. Sonra tüm arkadaşlarımıza: Benim bildiğim bayanlar içinde en iyi okuyan, en iyi okutan Rihab Şakaki Hocahanımdır. Ben size telefonunu vereyim, görüşün dedi.

Ben ara ara Arabistan’a gidiyordum. Hemen Yasemin Mısırlı Hocanın vesilesi Rihab Şakaki hocamız ile irtibata geçtim. Hocamıza ilk olarak televizyondan Eymen Suveyd Hocadan öğrendiğimi söyleyince çok iyi yapmışsın, doğru kaynaktan almışsın dedi. Ona biraz okudum orada. En güzel ve ince tashihi ve en güzel itkanı ben ondan öğrendim. Çok ince ve titiz tashih yapıyordu. Mesela; ilk kez tam ve net bir “ra” harfinin çıkış yerini ondan duydum, o tarif etti. Çok şaşırmıştım duyunca. Başka hatalarımda vardı; lam harfim sıkıntılı idi, kef harfinde hems yapmıyordum, sad harfinde dudak kullanıyordum bilmeden, cim harfim tam ortadan çıkmıyordu. Bu tarz hatalarımı söyledi, not aldım ve çalıştım.

İmam İbnü’l Cezeri’nin Cezeriyye manzumesini ezberledim, maktu’ ve mavsul kelimeleri öğrendim. Rihab Şakaki hoca Türkiye’ye gelince beni icazete başlattı. Her gün bir cüz okuyordum. Yasin suresine kadar okudum. Sonra hocamız Arabistan’a döndü. Bende fırsat bulup Suudi Arabistan’a gittim ve son sekiz cüzü vererek Asım kıraati Hafs rivayetinden icazet aldım.

Verş Rivayeti 

Rihab Şakaki hocamız bir gün bana: “Sen farklı kıraatlerde okuyabilirsin, tüm kurra Verş rivayetinden başlıyor. Çünkü fazla vecihleri var, onu okuyan diğer rivayetleri de yapar dedi. Sonra bana Verş rivayetinin kasetlerini getirdi. (O zaman böyle kasetler vardı) Bundan çalışabilirsin dedi. Bende başladım dinlemeye… Fatiha suresini dinledim sıkıntı yok. Ama ne zaman Bakara Suresine başladım, oradaki hemzelerin okuyuşunu görünce kapattım kaseti. Dedim hayatta olmaz, yapamam ben bunu…Zaten kaidelerini de anlamadım. Hem kasetteki hoca, tüm vecihleri de yapmıyordu.

Belli zaman sonra dayanamadım, yine oturdum başına. Kasedi dinlemeye başladım. Suudi Arabistan’a giden bir kardeşimiz küçük bir kitapçık getirdi, Verş rivayetinin kurallarını anlatan. Onu aldım, çevirmeye başladım, anlamak için uğraştım. Hocamızı rahatsız ederim diye ona bir şey soramıyordum. Sonra Zeynep Adak hoca Suriye’ye gidip Verş rivayetini okuyup, icazet aldı. Dönüşte bana “Ummubişr Hoca dikkat et! Verş rivayetinin başka vecihleride var, gel istersen sana öğreteyim. Rihab hoca’ya öyle oku. Allah razı olsun ondan, beni baştan beş cüz kadar okuttu. Alışmıştım rivayete artık… Sonra Rihab Hoca Türkiye’ye geldi, ramazan ayıydı. Bana günlük 3 saat ayırıyordu. Neml suresine kadar okuttu. Sonra bir daha ki buluşmamıza hatmi tamamladım elhamdulillah. 

Diğer Kıraatleri Okuma

Hafs rivayetinden icazet aldıktan sonra benim başka bir hedefim yoktu. Ama bana yedi kıraatin kurallarını anlatan, İmam Şatibi’ye ait  Şatibiyye Manzumesini verdi, ezberlememi istedi. Beni uygun mu gördü, bilemem…  Allah ondan ebeden razı olsun. Ömrünü uzun ve bereketli kılsın… Hoca çok önemlidir; bazı hoca vardır senin ilerlemene vesile olur, bazısı ise sende olan kabiliyeti köreltir. Sonra Şatibiyye’ den ezber yapmaya başladım. Lakin hocamız Türkiye’ye gelene kadar bende boş durmadım. Kıraatleri tek tek hocalara okudum. Hocamız gelince de tüm kıraatleri cem’ etmeye başladım. Hocamıza Hud suresine kadar okudum. Lakin araya zaman girdi, gidip gelmek güçleşti.    Sonra pandemi vs derken, Hocamız online olarak okutmadığı istemediği için okumayı bıraktım, başka kimseye okumadım. 

İsam Abdilmevla Hoca

İsam Abdilmevla isimli bir hoca Kuran Diyarı vakfımızı duymuş, ziyarete geldi bizi.Kendisini tanıttı. Sonra ben: “Hocam bana kıraat okutur musunuz ?” diye sordum. Oda bir sayfa hazırla gel, bakalım dedi. Bende bir sayfa hazırlayıp gittim. Okuyunca, tamam başlayalım okumaya dedi. Kendisi Kurradan Allame Bekri Et-Tarabişi hocadan icazetli. Bekri Et-Tarabişi hoca ile (Allah rahmet eylesin) Peygamber sav arasında sadece 26 tane zat vardır. Yeryüzündeki senedlerin en âlisidir. Elhamdulillah 2.5 yıla yakın bir zamanda hocamıza on kıraati okudum, icazet aldım. Onlarca öğrenciye Hafs ve Verş rivayetinden icazet vermek nasip oldu elhamdülillah.

Sahih Tilavet: Hocam çok etkilendim gayretinizden.. Bu kadar detayını bilmiyordum. 

Ummubişr Hoca: Ben Kuranı küçükken öğrenemedim. Çocuklarım vardı ezberlerken. Bazı kardeşlerimiz diyorlar ki “Biz küçükken öğrenemedik. Bu yaştan sonra ilim olur mu ?. İnanın yaparsınız. İlim her yaşta mümkündür. Yeter ki içiniz ona hazır olsun. Ve vakitlerinizi iyi değerlendirin. Zira vakitleri iyi kullanmak tüm işlerde başarıyı beraberinde getirir.

Sahih Tilavet: Hocam öğretmenlik yaparken hiç unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşır mısınız ?

Ummubişr Hoca : Bir gün yanıma bir Rus kardeşimiz geldi. Bir kızı varmış, adı Zeynep. Dedi ki “ Hocam rica etsem benim kızıma Kuran öğretir misiniz ? Bende “ İnanın özel ders vermeye vaktim yok, ama kızınız Kuran Diyarına gelip eğitim alabilir dedim. Oda dedi ki:” Ben özel bir hoca tutmak istiyorum. Çünkü kızım bir sene sonra evlenecek. Ben kızımın Kuran bilmeden, hatim yapmadan evlenmesini istemiyorum dedi… İnanın ağladım, nice insanlar tanıdım çeşitli miletlerden, ama böyle bir şeyle dertlenen, talep eden  anne ilk defa gördüm. Sonra o kızımıza özel bir hoca ayarladım. Hatmini yaptı, sınavını oldu ve itkan belgesini aldı. Zeynep şimdi Rusya’da. Köyündeki herkes ondan Kuranı Kerim öğreniyor.

Tavsiyeler

Sahih Tilavet: Hocam son olarak Kuran öğrencilere ne tavsiye edersiniz?

Ummubişr Hoca: Kendini bulmak isteyen, tanımak isteyen Kuran’a yönelsin. Kuran eğitimini alsın, eksik bırakmasın. Öğrencilerimiz hep şunu söylüyorlar : “Biz ölüydük, Kuran vesile ile dirildik. Kuranı Kerim bize bir hayat bahşetti”. Yani o kadar tat alıyor Kuran’dan…Bizde eğitim alan her meslekten kardeşimiz var. Doktor, öğretmen, eczacı vs. Ama hepsi Kuran’ın başına oturunca: ” Bu bambaşka hiçbir ilme benzemiyor” diyorlar. Çünkü bu Allah’ın kitabıdır….

Sahih Tilavet : Kıymetli Hocam vakit ayırdığınız çok teşekkür ederiz. Kurana hizmet yolunda bereketli bir ömür dileriz

Ummubişr Hoca : Bende çok teşekkür ederim.